Sayfalar

31 Ağustos 2014 Pazar

Bir acayip Mimde Benden o zaman :)

Merhabalar,

İlk kez bir mimide ben başlatayım.Gece gece bir blogummu buldum konuşabilecek =)

* Son bir ayınızı özetleyin iyisi kötüsü en neşeli olduğunuz ya da en berbat gününüzü..Ne paylaşmak istiyorsanız yazın gitsin bugün :)

Pek neşeliyimdir aslında beni yakından tanıyanlar iyi bilir. Ama bazen öyle anlar geliyor ve ben öyle bir duruluyorum ki, beni kendime getirene bravo diyebilirim! 
Son bir ayda;
Yine kendime geldim derken gelemedim aslında herhalde galiba..

(Bazen bu kadar kararsızlık bünyeye zararlı..Ki ben kararsız bir insan değildim bu da bir arkadaştan bulaştı herhalde yakama desem komik ama yalan olmaz :) )


Öyle bir an geliyor ki yeter ya diyorum anlat gitsin.. Atma içine paylaşsan biriyle aklından geçenleri ne olacak kii.. Paylaşıyorum da .. Peki sonuç .. 2 seçenek var zaten.. Ya anlar ya anlamaz.. Aaaa pardon bir de anlamış gibi aptalı oynayanlar var çoook pardon gerçekten onların toplumdaki rolünü unutuyorum bazen..

Sonuca tekrar geliyorum genelde anlamıyorlar. Yani şu son 1 ayımı düşündüm de kendimi gayet net ifade ettiğime eminken herhalde yine ben başarısız oldum. İnsanlar işlerine gelmedikçe karşısındakini anlamıyorlar..

Karşındakine yaşadığın en kötü deneyimi anlat ve o an seni anladığını düşün. Oh be biri beni anladı sonunda de ve rahatla..Böyle güzel bir gülümseme belki bir içten kahkaha yerleşsin yüzüne.

( Ama aman çok kaptırma kendini çünkü aslında anlamamış olabiliyorlar .. )

Siz ister tek kelimeyle özetleyin kendinizi ister bir hafta anlatın kendinizi olay karşımızdaki insanda bitiyor. İnsanlar -söz meclisten dışarı- karşımdakini kullanabildiğim kadar kullanayım gerisi önemli değil diye bakar olmuşlar hayata.

O yüzden davranışlarını hiç önemsemiyorlar. İnsanlar birbirlerinin damarına basmayı ,karşısındakini incitmeyi çok iyi biliyorlar aslında.. Hani sözde farkında değilmiş gibiler bazen ama öyle değiller aslında.

İnanmıyorum!

Yine kendime gelmedim aslında herhalde galiba;
çünkü insanlar aklımızda soru işaretleri bırakıyor..

Ben henüz o soru işaretlerimden kurtulamadım ama sizlerinde varsa soru işaretleriniz yarın ilk iş kurtulmaya bakın onlardan. Kendimizi yıpratmaya değmiyor hiçbir şey , hiç kimse.. 

Yine bazen diyorum ki; boş ver gül ve geç ...

Herkes;
-dürüst ilişkiler
-dürüst dostlar
ile karşılaşır umarım.


Mim'lediklerim:


ve yapmak isteyen tüm diğer bloggerların Mimlerini bekliyorum.


Ağustosun son gecesine hoşçakal 
İyi geceler..

20 Ağustos 2014 Çarşamba

İncir Kuşları / Sinan Akyüz

Merhabalar,
Öncelikle şunu söyleyeyim Sinan Akyüz'ün okuduğum ilk kitabı bu. Bir kitapta ilk dikkatimi çeken ; kitabın kapağı,adı olmuştur hep. Bu konuda da kitap kapağı tasarımı renkleri çok çekici gözüktü gözüme açıkçası.


Kitabın arka kapağından:

Aynı ırktan geliyorlardı. Aynı dili konuşuyorlardı. Bir tek dinleri farklıydı. Biri Müslüman Boşnak genci,diğeri ise Hristiyan Sırp'tı. İkisi de konservatuvardaki aynı Boşnak kızına aşık olmuşlardı. Ve bir gün bu iki genç, güzeller güzeli Suada'ya aşklarını ilan ettiler.Ancak gençlerden biri aşkına karşılık bulmuş,diğeri ise ''Kalbimde iki kişiye yer yok'' cevabını almıştır.

Takvim yaprakları 6 Nisan 1922'yi gösterirken bir bomba düştü beyaz zambakların açtığı yüreklere.. Suada patlak veren savaşın estirdiği rüzgarda adeta savrulan bir yaprak gibiydi. Savruldu,savruldu,savruldu...Sonra kader onu bir zamanlar 'hayır' dediği genç adamın eline esir düşürdü. Genç adam, o gün ela gözlü çöl ahusuna bakmış ''Kader bizi ne inanılmaz bir şekilde birleştirdi,görüyor musun Suada?'' demişti.

Modern zamanlarda Avrupa'da yaşanmış bir soykırımda,
kadere inananların romanıdır İncir Kuşları..

Bu kitap tamamen gerçeklere dayanmaktadır.

Sayfa Sayısı: 320

Alıntılarım: 

Sayfa 19:

''Hayatında ilk kez gördüğün birine ömrünü adarsın; içine düştüğün bu komik durumu, yıllar geçse bile anarsın.''

Sayfa 62:

 Başkaları gibi yosma gönüle sahip değilim ki ben.

(Modern zamanın aşkları böyle değil sözüm onlara gitsin diye bu alıntım) 

Sayfa 70:

''Bir kadının saf güzelliği,sabah yataktan kalktığında belli olurmuş.
Seninle evlenecek olan erkek daha gözünü açar açmaz,su gibi berrak yüzünde dünyanın güzelliğini görecek.Ah,ah! Kim bilir o erkek ne kadar şanslı biri olacak.''

Sayfa 72:

''Tabiatın mevsimleri gibi aşkın da mevsimleri var.Bazen yazın ortasında kışı, bazen de kışın ortasında yazı yaşarsan....

Sakın unutma! Erkekler bir müzik kaseti gibidir. Onları ilk dinlemeye başladığında seni çok hoş duygular içine sokarlar,ayaklarını yerden keserler. Sonra..Bir gün,bir de bakmışsın ki bant tam orta yerinden kopmuş. Bir başına öylece kalakalırsın.'' 

Sayfa 73:

' ''Gönül ağız açınca,dil konuşmaz olur,susarmış, '' derler. Ben de sustum o anda. '  

Sayfa 105:

 ''Dil kalbin aynasıdır derlermiş.Dil cambazlığın kalbimden,bu kalbim de aşk evimin sahibesinden besleniyor. '' 

Sayfa 120: 

'' Bir insan yeteri kadar cesur değilse aşka bulaşmamalı,ağızdan çıkan bir söz de her şeyi silip bir kenara atmamalı.''


Bu alıntılar üzerine kitabın içeriğini anlamışsınızdır diye düşünüp çok bir yorum yapmak istemiyorum. Çok güzel kaleme alınmış,çok ama çok güzel anlatılmış  roman bence. Bir çırpıda okunacak akıcı dili olan bu kitabı herkese tavsiye ederim.

Sevgiler...



18 Ağustos 2014 Pazartesi

Ay Hadi İnşallah / Pucca Günlük 4

Merhabalar,
Pucca Günlük 1-2-3'ü okuyup önceden sizlere yorumlarımdan bahsetmiştim.

Okuyanus Yayınlarından çıkan serinin yeni kitabı Pucca günlük 4 ''Ay Hadi İnşallah'' okudum.



Sayfa Sayısı: 330

Arka Kapaktan Alıntı:

'' Ne anneler, ne eski sevgililer ne de etrafta dolanan s..türkler! Bu kez başaracam, bu kez o duvağı takcam! Hiçbir şey önüme engel olmayacak.. Sen bile! Kaderimde yokmuş, falımda çıkmıyormuş, o adam bana göre değilmiş... Hiiiiiç anlamam, dinlemem, o adam buraya gelecek! Ayy hadi inşallah! ''

'' İskambil kağıtlarından ev yapıyorum kendime Vale'yi saklıyorum, Kız'ı kıskanıyorum, As'la hayaller kuruyorum. Hep bir şeyler eksik kalıyor, sayılar başımı döndürüyor. Fal bakıyorum maça aramızı bozuyor, papaz kaçıyor. Ve ben kağıttan evin içine bir türlü sığamıyorum...''

Gelelim benim kısacık yorumuma;



 Okuduğum 4 günlüğü içinde en güzeli buydu en büyük sebebi de daha az küfreden bir pucca olmasındandır belkide..

Kitap Ceri ve ilişkileri hakkında devam ediyor. Pucca, Ceri ile mi yoksa Ceri'yle gittiği falcıda falında çıkan iletişim mezunu, deniz gören evi olan Adam ile mi yoluna devam edecek? 

Kitabın son bölümünde kimle devam ettiğini göreceksiniz ama Pucca bu her an bir sürpriz yapıp yeni kitabında bir şok yaşatabilir size..

Bu arada içip içip ne yaptığını hatırlamamaları,pişman oluşları, misafirliğe gittiklerinde duramayıp banyo karıştıran Pucca' nın krem faciasına çok güldüm. Annesiyle olan baya etkileyiciydi ama kız kardeşi kitabı okuduğunda etkilenmişmidir bilemiyorum :D

Ben ya da biz diyeyim bu kadar kavga,ayrılıp barışmalarla dolu bir ilişkiyi yürütebilir miyim diye kendime soruyorum. Sonunda Pucca bu ilişkiyi yürütür Ceri ile evlenir ve hayalindeki bebelerine kavuşursa ayakta alkışlayacağım kendisini.

''...Onu sevmek dünyanın en güzel, ama onunla yaşamak dünyanın en zor şeyi...'' cümlesiyle bitiriyor Pucca bu kitabını..

Pucca 'nın ve diğer herkesin başta ben :P 
Mutlu Son(?)'larına biran önce kavuşması dileğiyle,

Sevgiler,
Öpüldünüz...
<3



The Book Sacrifice Tag - Bir Acayip Mim

Merhabalar,

Sevgili Cadının Kozmetik Kazanı'nın yazarı ikizim olan İlke'ye beni mimlediği için teşekkür ediyorum. Uzun süredir düzenli blog yazamadığım gibi mim'de yapmamıştım :) 



Senaryo 1: Kitapçıda kitap seçtiğinizi düşünün,bir anda bir zombi saldırısıyla karşılaşıyorsunuz ! Etrafınız ordan oraya koşuşan insanlarla dolu,karşılık verebileceğiniz bir silahınız ya da sığınabileceğiniz bir yer yok.Tam o sırada kitapçının sahibi bir duyuruda bulunuyor. Bu zombilerin tek zayıf noktası herkesin bayıldığı ama sizin nefret ettiğiniz bir kitap. O yüzden size bunu yaşatan bir kitabı seçmeniz gerek !

Oğuz Atay'ın Tutunamayanlar adlı kitabına bir türlü tutunamamıştım. Bir süre sonra yeniden okuyacağım ama bu kitap şuanlık zombilerden kurtarır beni diye umuyorum :D :P


Senaryo 2: Bir kuaföre gittiniz ve saçınızı yaptırdınız. Blendax reklamındaki abladan bile güzel, hacimli saçlarınız var. Derken deli gibi bir yağmur bastırıyor, şiddetleniyor, şiddetleniyor ! Kendinizi korumak için hangi ''devam kitabını'' feda ederdiniz ?


Kesinlikle kitaplarım çok değerlidir. Feda edeceğim tek seri Pucca:)



Senaryo 3: Edebiyat dersinde hocanız klasiklerin ne kadar önemli olduğundan,dünyayı nasıl değiştirdiğinden bahsediyor. Ama siz bu konuşmaya katlanamıyorsunuz ve hayatınızda okuduğunuz en tiksinç klasiği hocanızın kafasına fırlatıp, gururla bunun nedenlerini açıklıyorsunuz.

Ben de sıkıldığım bir klasik hatırlamıyorum :(


Senaryo 4 : Küresel ısınmanın dünyanın anasını ağlattığı bir dünya düşünün.İnanılmaz sıcak ya da inanılmaz soğuk hava koşullarıyla yaşıyorsunuz. Eskimo ceketinizi giyip ısınmak için gayret ediyorsunuz. Isınmak için hangi kitabınızı yakardınız ?

Yakmaya niyetleneceğim kadar sevmediğim bir kitap,hmmm düşündüm ve en feda etmeye can attığım lanet KPSS kitapları :)


Eğer yapmak isterlerse beni takip edip bu mimi yapmayan blogger arkadaşlarımı mimliyorum.



Sevgiler,
Öpüldünüz..

9 Ağustos 2014 Cumartesi

#direnAŞK - Ali BOLAT

Merhabalar,

Kitabın ön kapağında ki resim bile kitabı okumam için beni etkileyen bir sözle başlamakta:

''Geçmişle barışmadan ''AŞK'' için savaşamazsın! ''



Arka kapaktan;

 Aslı kocasından boşanmış,ölü bir bebek doğurduğu için ciddi psikolojik sorunlar yaşamış,doğup büyüdüğü şehir ve geçmişiyle travmatik bir ilişkisi olan bir kadındır. En yakın arkadaşı Sibel'in 19 yaşındaki oğlu Cem, geçici bir süre Aslı'nın yanında kalacaktır. Tam bu esnada ülkeyi sarmaya başlayan isyanlar Aslı'nın hayatınıda etkiler.
Cem'i korumak adına kendini olayların içine atan Aslı, hem kendi gençliğini hatırlar, hem de yepyeni bir nesille tanışıp bir dönüşüm yaşamaya başlar. Kalbinin Gezi Parkı olayları sırasında tanıştığı ve kendinden 12 yaş küçük Ufuk'a kaptırınca durum iyice karışır, çünkü Ufuk da Aslı'yla aynı şehirde doğup büyümüştür.

Ufuk, Aslı'yı Mersin'e davet ettiğinde Aslı'nın dünyası altüst olur. Travmatik geçmiş, aşık olunan adamın siluetinde bir bombaya dönüşür, çünkü Aslı'nın geçmişinde yüzleşmekten kaçındığı sırlar vardır. Aslı aşkın gücüyle çıktığı bu yolculukta geçmişini yenip yepyeni bir hayata merhaba diyebilecek midir, yoksa kendi içine daha fazla kapanıp aşkı yok mu sayacaktır?


Sayfa sayısı:406

Yayınevi: Yabancı Yayınlarıdır.


Aslı geçmişinde yaşadığı olaylar yüzünden aslında Sinan ile kaçıp evlenmiştir. Geçmişteki bu yükleriyle uzun zaman yaşamıştır taa kii Ufuk ile tanışana kadar. Ufuk onun hayata yeniden sevinçle başlama nedeni olmuştur.

 Geçmişiyle yüzleşmeye,yıllardır içinde sakladıklarından kurtulmanın huzurunu yaşar.Geçmişle yüzleşmek o kadar acıdır ki... Aslı'nın yaralarını Ufuk sararken, Ufuk un yaralarının merhemi Aslı olur.

Bu esnada başta Ufuk ve en yakın arkadaşı Sibel, Sibel'in oğlu Cem ve kız arkadaşı Pelin,Hakan,Kaan,Ali...

Ben kitabı severek okudum sizlere de tavsiye ediyorum.

Sevgiler..







Turuncu Kasa Çekiliş Sonucu!!

Merhabalar,

Tatilde olduğum için geçiktirmeden hızlıca sonucu paylaşmak istedim sizlerle :=)

17 kişinin katıldığı çekilişte Limonlu kek adlı takipçim şanslı kişi oldu.

İletişim bilgilerini en geç 11.08.2014 tarihine kadar bekliyorum .

İletişime geçilmemesi durumunda yeni kura ile şanslıyı belirleyeceğim.

Benim gibi tatilde olanlarınız varsa bol eğlenceler diliyorum :* :)


Sevgiler...

3 Ağustos 2014 Pazar

Yaz Aylarında Daha Etkili Saç Bakımı İçin URBAN Care Yeni Saç Bakım Setleri Özel Fiyatıyla Raflarda !!!

Şehir hayatının yıpratıcılığı ve yoğunluğunda her saç problemine uygun pratik çözümler sunmak için yola çıkan URBAN Care, şimdi yaz mevsiminde güneş ve denizin olumsuz etkilerine karşı saçta koruma sağlayacak ikili bakım setleriyle ve özel fiyatıyla raflarda yerini aldı!  Collagen&Keratin, Biotin&Keratin, Argan Oil&Keratin ve Intense Keratin serilerinin saç bakım şampuanı ve kreminden oluşan setleriyle saçlarınıza tamamlayıcı bir bakım sağlayabilirsiniz.





URBAN Care saç bakım serileri bitkilerden elde edilen ve yüksek koruyuculuk özelliğine sahip phytokeratin proteinine sahiptir. Tüm URBAN Care ürünleri içerdiği bitkisel keratin teknolojisi ile saçınızı onarıp direncini artırırken kimyasal işlemlere karşı korur, saçlarınıza yeniden canlılık ve esneklik kazandırarak kırılmaları önler.

URBAN Care’in tüm serilerindeki Saç Bakım Şampuanı ve Saç Bakım Kreminden oluşan bakım setleri saç bakımında hızlı ve etkili sonuçlara ulaşmak isteyenler için ikili set olarak özel fiyatıyla kozmetik ve kişisel bakım mağazalarında…

*URBAN Care Bakım Seti Fiyatı: 19.90TL.

*Basın Bültenidir.